YATIRIM SÜRECİ
Yatırım Süreci
Yatırım, belirli bir kaynağın, paranın ya da değerin, gelir elde etmek amacıyla kullanılmasıdır. Yatırımda en önemli unsur elde edilen getirinin istikrarlı olması olarak karşımıza çıkmaktadır. Yapılan araştırmalar istikrar kavramının orta ve uzun vadede sağlanabildiğini göstermektedir. Sürekli olarak yatırımcılardan gelen, ellerindeki kağıtların gelecekte ne olacağı konusundaki sorularla karşılaşıyoruz. Bu sorulara net bir cevap vermek bir hayli güç oluyor. Çünkü soruyu soran kişinin yatırımdan beklentisi konusunda en ufak bir fikre sahip olmuyoruz.
Yatırım ilk önce beyinde başlar. Beyinde yatırım yapmayı planladığınız enstrümandan hangi vadede ne ölçüde bir getiri elde etmek istediğinizi tanımlamanız gerekmektedir. Zira belirsizlik sonucunda beyinde oluşan stres sağlıklı karar vermeyi engellemektedir. Eğer kazanmak koşuluyla kağıt alan birinin gelecekte aldığı kağıdın ne yönde hareket edeceğini söylemiş olursak, kişi burada üzerindeki stresi bir ölçüde hafifletmiş olmaktadır. Eğer kağıt hakkında olumlu bir senaryo ya da senaryo demeyelim strateji çizersek ve kağıt düşerse sorumlusu olumlu beklentiyi söyleyene ait olacaktır. Eğer yükseliş gerçekleşirse de soruyu soran kişi demek ki doğru bir seçim yapmışım diyecektir. Bunun yanında çizilen stratejiden dolayı olumsuz bir tepki almamak için kağıt hakkında öyle bir yorum yapmalısınız ki tam dipten aldırıp tam tepeden sattırmak gerekmektedir ki buda bir hayli güçtür. Yatırım arenasında ayakta kalabilmek için yatırımın kurallarına uymak gerekmektedir. İster temel analiz olsun ister teknik analiz, başarılı olabilmek için kurallarına uymak gerekmektedir. Dow kuramı der ki trendin değiştiğine dair sinyaller alınana kadar trend devam eder. Trend değişimini gösteren sinyal alınmadan burası diptir burası tepedir gibi bir yorum yapmak hariçten gazel okumayla eşdeğer bir ifadedir. Yatırımcının 8 TL’ den almış olduğu kağıt 11 TL’ye yükselmiş ve soruyor satayım mı? Burada yatırımcımız aslında karı görünce, kar cebe yakışır mantığından hareketle satmaya niyeti var gibi gibi ama bir dayanak noktası arıyor. Sat denilse satacak, eğer müteakip fiyat hareketiyle kağıt 13 TL’yi görse sat dediler sattım değilse ben daha tutardım diyecek. Trade tarzını incelediğim traderlerin ortak özelliği kendilerine güvenmeleri ve piyasayı doğru okumak olarak karşıma çıkıyor. Bu yüzden başkasının fikrine ihtiyaç duymuyorlar. Bir kere her şeyden önemlisi vadelerini ve almış oldukları enstrümanın özelliklerini biliyorlar. Örneğin forex piyasasında altın alıp satıyorsanız kullandığınız kaldıraç sizin margin call yemenize neden olabilir. Bir başka yatırımcı düşük kaldıraçla margin call dan kurtulurken siz kullanmış olduğunuz kaldıracın yüksekliğiyle kısa bir fiyat hareketinde margin call yiyebilirsiniz. Yada almış olduğunuz hissenin özvarlık karlılığı, borçluluk oranı, piyasa değeri konusunda yeterli bilgiye sahip değilseniz o hissede yatırım süreniz kısa, hatta zararlı bir şekilde almış olduğunuz pozisyonu kapatmak olarak gerçekleşecektir. İster kısa vadeli olsun ister uzun vadeli yapmış olduğunuz yatırım için stratejinizi ilk önce beyinde çizmiş olmanız gerekmektedir.
Yatırım için strateji oluştururken, kullanmış olduğunuz stratejinin önceden doğruluğunu denemeniz, iyi yönlerini kötü yönlerini adeta bir SWOT analizi şeklinde belirlemeniz gerekmektedir. Hatta yatırım için belirlediğiniz kuralları yazılı hale getirmiş olmanız sizi bir adım öne geçirecektir. Tabi bunun yanında kişisel özelliklerinizde yatırım sürecinin uzunluğu konusunda etkili olmaktadır. Çok bilgiye sahip olan değil, sahip olduğu bilgiyi doğru kullanan kazanacaktır. Örneğin stop belirlediğinizde zarar konusunda bir belirsizliği ortadan kaldırarak stresi bir şekilde bertaraf etmiş olmaktasınız. Beyin bir belirsizlikle karşılaştığında bunu netleştirmek ister, çok net bir resme çevirerek rahatlamak ister. Belirsizliği ortadan kaldırmak için sormuş olduğu sorulara cevap bulamadığı taktirde stres artar ve insan mantıklı bir şekilde hareket edememeye başlar. Şayet piyasada görülen volatilite artmaya başlarsa midenize kramplar girmeye başlar. Kaybetme korkusu ağır bastığında ise artık her şey için çok geçtir. Yada öyle olduğuna inanılır. Unutulmamalıdır ki her zaman bir çıkar yol vardır.
Bütün bu yazdığımız sorunlarla hemen hemen her
gün yatırımcılar karşılaşmaktadır. Bu durum bir kısır döngü şeklinde devam ettiğinde ise yatırım arenasından sessizce ayrılmaktadırlar. Bu durumun önüne geçmek için yatırımcı, hangi vadede, yüzde kaç getiriyi nasıl bir yöntemi uygulayarak elde edeceğine karar verip, seçtiği yöntemden ödün vermemelidir. Belirsiz bir durumla karşılaştığınızda strese düşmemek için kar veya zarar durumunda ne yapacağınızı önceden planlamanız gerekmektedir. Yani kar ve zarar stratejiniz olmalıdır.
Ali Erkan Tanacıoğlu